Çevre Güvenlik Sistemleri
Korunmak istenen bölgenin en dış bölgesine kurulan çevre güvenlik kontrol sistemleri, bu sayede geniş bir güvenli alan oluşmasını sağlar. Bahçe, duvar veya çit gibi alanın en dış sınırını belirleyen hat boyunca kurulan bu sistem, izinsiz giriş için kişinin yapıya kadar gelmesine izin vermez ve tehdidin en uzak noktada fark edilmesini sağlar. Diğer elektronik güvenlik sistemleriyle entegre olarak kullanılabilen çevre güvenlik sistemler, böylelikle izinsiz giriş yapan kişi veya kişilerin eşzamanlı izlenmesine ve görüntülerin kayıt altına alınmasına imkan tanır. Şüpheli herhangi bir durumun sonradan incelenebilmesi için kayıtların arşivlenmesini sağlayan entegre sistemler, çevre güvenliğinin en düzeye çıkmasına yardımcı olur. Yangın algılama sitemleriyle birlikte; analog adresli, akıllı (Intelligent) adresli ve konvansiyonel uygulamalarla entegre olarak çalışabilir.
Özel mülkiyet sınırlarının korunmasını sağlayan çevre güvenlik sistemleri muhtemel sızma ve hırsızlık gibi girişimlerin eşzamanlı bir şekilde algılanmasını ve girişim tehdit boyutu kazanmadan önlenmesini sağlar. Sistemin kapalı devre görüntüleme sistemleriyle entegre olarak kullanılması halinde sınırın izinsiz aşılması ile kameralar sayesinde olayın kayıt altına alınması da mümkün olur. İhtiyaca bağlı olarak birçok farklı sistem bir arada, tek veya ikili olarak kullanılabilir.
İstenen bölgenin uzaktan, etkin bir şekilde ve eşzamanlı olarak denetlenmesine olanak tanıyan çevre güvenlik sistemleri; enerji santralleri, havalimanları, askeri tesisler, müstakil araziler, rafineriler, depolar, fabrikalar, petrokimya tesisleri ve tüm diğer endüstriyel tesislerde kullanılmaktadır. Ayrıca bu sistemlerin otopark ve parklarda da açık hava şartlarından etkilenmeden kullanılması mümkündür. Açık alan korumasında ideal seçim oldukları söylenebilir.
Toprak altına, çevre çit ve duvarına kurulan algılayıcı elemanlar sayesinde verinin kontrol merkezine ulaşmasını sağlayan çevre güvenlik sistemlerinin istenen bilgisayarlara bağlanarak kullanımı da mümkündür. Kurulum yapılacak arazinin bitki örtüsü, iklimsel şartlar, hava koşulları ve yapıların fiziksel niteliklerine göre üç farklı sistem seçeneği bulunmaktadır.
Aktif Kızılötesi Işın (Infrared Beam) Bariyer Uygulaması
Alıcı ve verisi olarak aktif iki ünitenin bulunduğu kızılötesi ışın bariyer uygulamalarında, iki ünite arasında bir kızılötesi ışın demeti kullanılır. Vericiden gönderilen ışının devamlı olarak alıcı tarafından takip edildiği bu sistemlerde, araya giren bir cisim ve canlı sebebiyle ışın demetinin kesilmesi alarmı aktive eder. Işın demetinin ne kadar süreyle kesintiye uğradığında sistemin alarmı devreye sokacağı yani alarm hassasiyeti ayarlanabilir.
Bu sistemlerin efektif bir şekilde kullanılması, kızılötesi alıcı ve vericiler arasında bitki veya duvar gibi ışın demetlerini engelleyecek engeller olmamasına bağlıdır. Küçük işletmeler ve konutlar için ideal seçim olan kızılötesi bariyer uygulamalarının handikap olarak sayılabilecek dezavantajı, yoğun sisli havalarda ve şiddetli kar yağışlarında alarm verebilmesidir. Pencere tipi ve dış ortam bariyerleri olmak üzere iki çeşit aktif ışın bariyeri bulunmaktadır.
Sensör Kablo Uygulaması
Tel örgü üzeri ve toprak altı fiber optik teknolojisi olarak uygulanan sensör sistemleri, özel kabloların döşenmesiyle kullanılır. Tel örgünün üstüne veya toprak altına döşenen özel kablolar sayesinde tel örgünün üstünden veya altından geçildiğinde; toprak altı uygulamadan sensörlerin üzerinden geçildiğinde alarm aktive olur. Tel örgülerin gergin ve belirli bir yüksekliğe sahip olması tel örgü üzeri uygulamalar için önemliyken, toprak altı özel kablo uygulamalarında da yeterli boşluğun bırakılması mühimdir.
Toprağa basılmasıyla birlikte alarmın aktive olabildiği toprak altı sensör uygulamalarında, alarmı aktive eden özel kablonun içinden geçen ışın demetlerinin kesilmesidir. Belirlenen bir sarsıntı limitinin aşılması ve/veya özel kablolara basınç uygulanması, özel kablo içinden iletilen ışınların kesintiye uğramasına ve dolasıyla alarm verilmesine yol açar. Bu basıncının veya sarsıntının limiti, çevresel faktörlere göre ayarlanabilir ve bu sayede küçük bir canlının geçmesi veya rüzgarla küçük bir taşın yuvarlanması gibi durumlarda alarmın devreye girmesi önlenebilir. İklim ve fiziksel şartlara göre hassas ayarların yapılabilmesi, bilhassa profesyoneller tarafından en çok tercih edilen güvenlik sistemi olmalarını sağlamıştır.
Akıllı Video Analizi
Önceden istenen şekilde tanımlanan tehdit risklerine karşı maksimum seviyede güvenlik önlemi sunan akıllı video analiz sistemleri, görüntü işleme ve yapay zeka kullanımında modern teknolojinin ulaştığı en son nokta olarak tanımlanabilir. Eşzamanlı olarak sistem dahilinde onlarca ve hatta yüzlerce kameradan gelen görüntü bile analiz edebilen bu sistemler; fabrika, askeri tesisler, havalimanları, demiryolları gibi stratejik açıdan güvenliği önem arz eden yerlerde ilk tercih haline gelmiştir.
Standart CCTV güvenlik sistemlerinin “akıllı” hale gelmesini sağlayan sistem; özel güvenlik yazılımı, hırsızlık tespiti, sahipsiz paket, izinsiz giriş gibi istenen modüllerle ihtiyaca göre kullanılabilir. Kurulu olan her türlü kamera sistemine entegre edilebildiği için kurulum maliyetini düşür ve yazılım güvencesiyle insan kaynaklı hata paylarının ortadan kalmasını sağlar.