Geçiş Kontrol Sistemleri
Çalışan, ziyaretçi ve iş takipçilerinin denetimi modern dünyada ölçeği fark etmeksizin tüm ticari işletmelerin, kamu kuruluşlarının, sivil toplum örgütü ve derneklerin ortak ihtiyacı haline gelmiş durumda. Personel, ziyaretçi ve diğer kötü maksatlı kişilerden doğacak maddi manevi zararı oluştuktan sonra yapılabilecek bir şey olmasa da, bu zararın oluşmadan önlenmesi için pek çok tedbir alınabilir. İstenen bölgelere sadece yetkili olan kişilerin giriş yapmasına imkan tanıyan biyometrik ve geçiş kontrol sistemleri; kimin, nereye girebileceğini belirlediği için güvenli bir denetim mekanizması oluşturulmasını sağlar.
Kapı giriş-çıkışları ve kapı bulunmayan turnikelerden yapılan geçişlerin kontrol altına alınmasını sağlayan geçiş kontrol sistemleri, mekanik araç giriş-çıkışlarını da sadece yetkililerin kullanmasını sağlar. Yüzler veya binlerce kişinin geniş alan kaplayan yapılara giriş-çıkış yapması halinde yetki sınıflandırılması yapılması, böylelikle üst düzey yetkililer dışında belli bölgelere diğer çalışanların girememesi sağlanabilir.
Haftanın hangi günleri, günün hangi saati, hangi yetki seviyesine sahip çalışanların, nereye girebileceğinin tanımlanması ile geçiş kontrol sistemleri maksimum güvenlik imkanı sağlar. Oluşturulan farklı yetki seviyeleri özel veya devlet sektöründeki; kurum ve kuruluşlarda görev alan çalışanların yetki sınırlarını belirler.
Dışardan gelen hareketlerin kolayca kontrol altına alınmasını sağlayan bu kontrol sistemleri, binaların belli bölümlerini sadece günün belirli saatlerinde ve haftanın belirli günlerinde yabancıların girişinden korunmasını sağlayabilir. Zaman ve mekan kısıtlaması yabancılar için 7/24 süreklilik arz ederken, kurum veya kuruluş bünyesinde görev alan düşük yetkili çalışanlar için sadece belirli zaman dilimlerinde istenen bölgelere giriş engellenebilir.
Herkesin yetkisi dahilinde hareket imkanına sahip olduğu geçiş kontrol sistemlerinde yetki dışı hareketlerin tamamı, sürekli olarak kontrol altında tutulur. Ayrıca yetkisi olmayan veya sahip olduğu yetki seviyesi girmek istediği bölüm için yeterli olmayan kişilerin geçiş teşebbüslerinde sistemin alarm vererek, güvenlik merkezini durumdan eşzamanlı olarak haberdar etmesi de mümkündür.
Biyometrik sistemlere entegre edilen geçiş kontrol sistemleri; ziyaretçi, yemekhane, personel takip programlarıyla birlikte üst düzey güvenlik sağlayacak şekilde kullanılabilir. Geçiş kartının okuyucuya taratılmasının ardından kameradan kişinin görüntüsünü alan geçiş kontrol sistemi, dijital arşivinde yer alan tüm yetkili görsellerini kısa sürede tarar ve kart okutan kişinin kimliğini teyit eder. Bu sayede üst düzey bir yetkilinin geçiş kartı dahi kötü niyetli kişilerin elinde işlevsiz hale gelir. Veritabanında geçiş katı olan her yetki seviyesinden personel, iş takipçisi, ziyaretçi ve yöneticinin fiziksel özellikleri kayıtlı olduğu için biyometrik geçiş kontrol sistemi kartı kimin okuttuğunu ve bu kişinin gerçekten de ilgili yere girmek için yetki sahibi olup olmadığını hemen anlayabilir. Bu da güvenliğin azami seviyeye çıkması, başkasının kartını ele geçiren kişilerin dahi yabancı gözlerden korunmak istenen bölgelere giremeyeceği anlamına gelmektedir.
Dahili ağlar ve internet üzerinden kontrol edilebilen bu geçiş kontrol sistemleri, dünyanın neresinde olursanız olsun denetimin sizin elinizde olmasını sağlar. Dahili güvenlik, kapalı devre görüntüleme, interkom gibi sistemlerin entegrasyonuyla beraber maksimum derecede güvenilirlik sunulmaktadır. Tesisin krokisi bilgisayar ve mobil cihaz ekranlarında görüntülenerek, geçişler eşzamanlı olarak izlenebilir. Herhangi bir izinsiz geçiş olması halinde sistem hemen yetkililere haber vererek, müdahalenin zaman kaybedilmeden öğrenilmesini sağlar.
Biyometrik Sistemler
Kişileri parmak izi, iris, ses, retina, yüz gibi niteliklerine göre birbirinden ayırt edebilecek kadar akıllı bir teknolojiye sahip olan biyometrik geçiş kontrol sistemleri geçiş yetkilerinin güvenilir bir şekilde sınıflandırılması için küresel en yaygın kullanılan ve en güvenilir sistemlerdir. Her insanda farklı olan temel nitelikleri saptamak ve aralarındaki farkı bulmak üzerine programlanmış olan bu sistemlerin parmak iziyle birlikte parmaktan yayılan elektrik akımını bile ölçerek yetkili tanımlaması mümkündür. Bu sistemler özel ve devlet; kurum ve kuruluşlarında olduğu gibi yaşam alanlarında da rahatlıkla kullanılabilir.
Parmak İzi Tanıma
Farklı tekniklerle yetkili sınıflandırması yapılan biyometrik parmak izi tanımlama sistemlerinde, kriminal incelemelerde tercih edilen klasik parmak izi saptama yöntemi çok yaygın biçimde kullanılmaktadır. Her insanın kendine has parmak izi yapısına sahip olması, biyometrik sistemin bu parmak izlerini tanımlayarak veritabanı ile eşleştirmesi sayesinde giriş teşebbüsünün yetkili bir kişi tarafından yapılıp yapılmadığının anlaşılmasını sağlar. Ancak geçen seneler içinde daha üst düzey güvenlik önlemlerinin alınması gerekmiş ve bu da klasik yöntemle parmak izine göre kişi tanımlaması yapan biyometrik geçiş kontrol sistemlerinin geliştirilmesine sebep olmuştur. Çok daha hassas bir şekilde kimlik tespiti yapabilen yeni nesil sistemler, parmağın ısısından faydalanan termal görüntüleme veya parmaktan geçen elektrik akımının şiddetinin ölçülmesi gibi farklı yöntemler kullanmaktadır.
Yüz Tanıma
Parmak izi gibi her insanın farklı bir simaya sahip olması ve yüzde onlarca farklı noktanın taklit edilemeyecek düzeyde farklı hareketler sergilemesi, geçiş kontrolünde kimlik belirlemesi için referans alınabilecek en güvenilir unsurun yüz haline gelmesini sağlamıştır. Yeni nesil biyometrik geçiş kontrol sistemleri geçiş izni isteyen kişinin yüzündeki yaklaşık 50 farklı noktayı incelemekte, tüm bu yüz bölümlerinin incelenmesinden elde edilen veri analiz edilerek veritabanıyla karşılaştırılmaktadır. Yeni bilgisayar yazılımları ile yüz tanıma yöntemi geçiş kontrol sistemlerinin güvenilirliğini bir üst seviyeye çıkartmıştır.
El Geometrisi Tanıma
Sadece parmak izini değil, elin tüm fiziksel özelliklerini değerlendiren bu geçiş kontrol sistemleri; geçiş izni isteyen kişinin elinin üç boyutlu bir haritasını çıkartmaktadır. Parmak izlerinin de referans olarak alındığı ve bu sayede güvenilirliğin arttırıldığı bu biyometrik tanımlama sistemlerinin kullanımı çok daha basit olduğundan, küresel olarak yaygın biçimde tercih edilmektedir. Bilhassa yoğun geçiş trafiğinin olduğu bölgelerde hızlı bir şekilde tanımlama yapılmasına imkan sağladığı için ideal seçimdir.
Ses Tanıma
İnsanoğlunun sesini kullanarak iletişim kurması, geçiş kontrol sistemlerinde tanımlama yapmak için insan sesinin oldukça güvenilir bir referans olacağı anlamına gelir. Herkesin kendi şahsına münhasır bir ses tonu bulunur ki, sesle tanımlama yapan biyometrik geçiş kontrol sistemleri de bu sesleri en düşük frekansa varıncaya dek analiz ederek kimlik tespiti yapmaktadır. Kişinin ses aralığındaki frekans yapısını inceleyen sistem bu frekansları bir üç boyutlu görüntüye dönüştürerek geçiş iznini yetkili bir kişinin isteyip istemediğini saptasa da, akustiğin değişken yapısı ve geçen zaman içinde daha güvenilir tanımlama sistemlerinin geliştirilmesi ile sesle tanımlama yapan sistemler popülerliğini kaybetmiştir. Günümüzde ses tanıma sistemleriyle geçiş kontrolü yapılan bölgelerde güvenlik ihlallerinin olabildiği görülmekte, bu sebeple de tercihler diğer sistemlerden yana kullanılmaktadır.
Retina Tanıma
İnsan gözü de tamamen kendine özgü bir yapıya sahiptir. Optik sistemler tarafından yapılan taramanın dijital veriye dönüştürülmesi ile birlikte veritabanıyla eşleştirilecek bir data elde eden retina tanımlamalı biyometrik geçiş kontrol sistemleri, bu sayede hata payı olmaksızın geçiş izni kontrolü yapabilmektedir. Retina ile tanımlama yapan sistemlerin güvenliği çok yüksektir ancak bu kontrol sistemlerinin tek dezavantajı, kullanıcının mutlaka belirli bir noktaya bakması gerektiği için yanlış kullanımın çeşitli problemlere yol açabilmesidir. Kullanıcıların eğitimden geçirilmesi ve mutlaka istenen yere bakmaları gerektiğinin anlatılması ile bu problem aşılabilse de, bazı alanlarda bu teknolojinin hala yeterince geliştirilmediği düşünenlerin sayısı da az değildir.
İris Tanıma
Yakın temas gerektirmediği için en kullanışlı biyometrik geçiş kontrol uygulamalarından olan iris tanımlamalı sistemler, kişinin birkaç adım ilerisinde duran kamera ile kimlik tespiti yapmaktadır. Gözün renkli bölümündeki iris tabakası bireye özgü bir yapıya sahip olduğu için tanımlama sistemi kişinin iris desenini incelemektedir. İris deseninin optik olarak incelenesinin sonrasında elde edilen veri dijital ortama aktarılır ve mevcut veritabanındaki yetkili kişi portföyü ile karşılaştırma yapılarak geçiş izni onaylanır. Kişinin iki gözünün iris deseni dahi birbirinden farklı olabildiği için iris tanımlamalı biyometrik sistemler tüm biyometrik geçiş kontrol sistemlerinin en güvenilirlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Uygulama Alanları
• ATM ve internet bankacılığı uygulamaları
• Çağrı merkezleri ve personel geçiş sistemleri
• Hastaneler
• Sigorta şirketleri
• Havalimanı giriş-çıkış işlemleri
• Kurumsal ağ güvenlikleri
• Masaüstü ve laptop bilgisayarlar
• Kredi kartı uygulamaları
• Ev, ofis ve apartman girişleri
• E-Ticaret uygulamaları
• Vergi daireleri, SGK gibi kamu kuruluşları